Hale Gülen’in Sarp Sınır Kapısı’ndaki Kaçış Girişimi ve 15 Temmuz Sonrası Operasyonlar

Hale Gülen Kimdir ve Neden Gündemde?
2016 yılının Temmuz ayında yaşanan darbe girişiminden sonra Türkiye hiç alışık olmadığı bir süreçten geçti. Bu dönemde, adı en çok geçen ailelerden biri de Hale Gülen oldu. 1993 yılında Kemal Gülen ile evlenen ve üç çocuk annesi olan Hale Gülen’in ismi, Sarp Sınır Kapısı’nda yakalandığı geceyle birlikte tüm Türkiye'de duyuldu. Kocası Kemal Gülen, Fethullah Gülen’in akrabası olarak ve Gülen hareketindeki rolüyle biliniyor. Hale Gülen ise uzun yıllar kamusal alanda sessizdi, fakat 15 Temmuz’dan sonra başlayan büyük operasyonlarda aniden gündemin ortasına oturdu.
Darbe girişimi başarısız olduktan sonra hükümet, FETÖ/PDY bağlantılı olduğu iddia edilen kişilere karşı geniş çaplı bir operasyon başlattı. Bu operasyonlar kapsamında, aile bağları ve sosyal ilişkiler dahi mercek altına alındı. Kemal Gülen’in yakın çevresi ve aile üyeleri de bu geniş çaplı soruşturmalardan nasibini aldı. Hale Gülen de bu isimlerden biriydi.

Sarp Sınır Kapısı’ndaki Yakalanma ve Sonrası
15 Temmuz’dan yaklaşık iki hafta sonra, 30 Temmuz 2016 tarihinde Hale Gülen, Gürcistan sınırındaki Sarp Sınır Kapısı’ndan Türkiye’yi terk etmeye çalışırken durduruldu. Edinilen bilgilere göre, Artvin'in Hopa ilçesinde yer alan bu sınır kapısı, darbe girişimi sonrası kaçmaya çalışan birçok ismin geçiş noktası hâline geldi. Güvenlik güçleri tarafından yapılan kontrollerde ismi tespit edilen ve kimliği doğrulanan Hale Gülen, gözaltına alındı. Bu olay basına yansıyınca ise kamuoyunda büyük yankı uyandırdı.
Sarp Sınır Kapısı’ndan geçiş yapma girişimi, darbeden sonra kaçmak isteyenlerin en sık kullandığı yollardan biriydi. Çünkü burada genellikle sıkı kontroller vardı ve yetkililer özellikle liste başındaki isimlere karşı ekstra hassasiyet gösteriyordu. Hale Gülen’in bu kapıdan geçmeye çalışması, onun hızla hedef alınmasının da önünü açtı.
Olayın ardından Hale Gülen’in tutuklanıp tutuklanmadığı, dava sürecinin nasıl ilerlediği ve şu an nerede olduğu ise netleşmiş değil. O dönemde birçok kişi kamuoyu önünde yargılandı ve uzun süren davalar yaşandı; ancak Hale Gülen’in davası hakkında açık bir bilgiye ulaşmak hâlâ mümkün değil. Bu belirsizlik, onun adının hâlâ zaman zaman gündeme gelmesine neden oluyor.
FETÖ/PDY kapsamında başlatılan kapsamlı operasyonlar, sadece hareketin öncü isimlerini değil, onların yakınlarını da hedef aldı. Kemal Gülen’in aile fertleri üzerinde oluşan bu yoğun baskı, özellikle Hale Gülen’in kaçış girişimiyle daha görünür hâle geldi. Yakalanmasının ardından kamuoyunda “sıradan bir aile üyesi miydi, yoksa örgüt içindeki ağırlığı daha mı fazlaydı?” soruları konuşuldu.
Sonuç olarak, Hale Gülen Türkiye’nin darbeyle yüzleştiği zor yılların simgelerinden biri olarak hafızalara kazındı. Sarp Sınır Kapısı’ndaki kaçış girişimi, 15 Temmuz’dan sonra yaşanan sert güvenlik politikalarının ve toplumsal travmanın somut örneklerinden biri olarak anılıyor.