G7 Zirvesi'nde Ukrayna, İsrail-İran Krizi ve Ticaret Gerilimi Gölgesinde Fikir Ayrılıkları

G7 Zirvesi'nde Hararetli Gündem ve Sarsılan İttifaklar
Kanada’nın Kananaskis kasabasında yapılan 51. G7 Zirvesi, küresel siyasetin tüm sıcak başlıklarını masaya taşıdı ancak bu yıl işlerin hiç kolay olmadığını herkes hissetti. Ev sahibi Başbakan Mark Carney’in idaresindeki toplantıya, İsrail ile İran arasındaki yanan ateş ve Ukrayna’daki savaş damgasını vurdu. ABD Başkanı Donald Trump, Orta Doğu’daki yeni gelişmeleri yerinde yönetmek için zirvede fazla kalmayıp ülkesine döndü. Bu hamle, diğer liderleri kritik konularda ABD’siz bırakınca, tartışmalar daha da karmaşık bir hal aldı.
İsrail, zirve sırasında İran'a yönelik yeni operasyonlar gerçekleştirirken, İran da hızlıca yanıt verdi. İsrail’in, Tahran’daki üst düzey hedeflere yönelik saldırı planına Trump’ın onay vermemesi dikkat çekti. Özellikle İngiltere Başbakanı Keir Starmer, taraflara soğukkanlı olun, diyerek krizin büyümemesi için diplomasi çağrısı yaptı. Ama salondaki hava öyle gergindi ki, kimse gerçek bir ilerleme kaydedileceğine inanmak istemedi.
Ukrayna Krizi ve Ekonomik Çıkmazlar
Zirvenin önemli isimlerinden biri de Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy’di. Savaşın ortasında kalan bir lider olarak, katılımcı ülkelerden koşulsuz ateşkes ve Rusya’ya karşı ekonomik baskıların artırılması için destek istedi. Ancak Trump, Rus petrol fiyat tavanının 60 dolardan 45’e indirilmesini isteyen öneriyi veto etti. Bu karar, Ukrayna'nın beklediği ekonomik darbenin Moskova’ya inmediği anlamına geldi. Üstelik Trump’ın, Kırım’ın 2014’te ilhakını savunması, ABD ile Avrupalı müttefikler arasında yeni bir soğukluk yarattı.
Bu arada, ticaret konusunda da ipler gerilmişti. ABD’nin getirdiği yeni tarifeler ve transatlantik ticaret yöntemleri masada önemli yer kapladı. Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, G7 Zirvesi boyunca Ukrayna’ya ekonomik destekten vazgeçmeyeceklerini söyledi, fakat köklü çözümlerle ilgili bir ilerleme olmadı. ABD ile AB arasındaki ticaret gerilimi, uzayan masalarda hâlâ çözülmeyi bekliyor.
Zirvenin bir diğer tartışmalı noktası ise teknolojik yenilikler ve güvenlikti. Liderler, yapay zekânın riskleri ve kritik minerallere erişim konusunda birlikte çalışma sözü verdi. Tedarik zincirlerindeki kırılganlıklar konuşuldu ama mesajlar havada kaldı. Kanada’nın bu yıl ortak bir sonuç bildirisi yayımlamaması, daha önce hiç olmamış bir dağınıklığın göstergesi oldu.
Trump’ın zirveden erken ayrılması, Zelenskiy ile görüşmemesi ve ABD’nin sürekli sürtüşmeye neden olan tavrı, müttefikler arasındaki eski dayanışmanın zayıfladığını açıkça gözler önüne serdi. Salonda artık eskisi kadar birlik havası yoktu, aksine G7 içindeki ayrılıklar ve küresel krizler, zirvenin önüne geçti.